Bitlis is a city I like very much, although I cannot quite say why. Maybe it's the sense of being welcome that I have there. The city is nicely situated in a large gully, along a river that hardly deserves that name. It has a very old feel about it, and some buildings to prove the point.


My apologies for the quality of many of the older pictures, the light was very harsh with deep shadows and my favorite film, Kodachrome, tends to misbehave under those conditions. I also made some exposure errors. I tried to correct all that the best I could. In September 2005 I again visited Bitlis. I had some new equipment and more time on my hands, so I took many new pictures. September 2012 saw me back again, with much better equipment. I find I keep visiting the same spots again and again, I kept the order chronological rather than putting same subjects' pictures together.

BİTLİS

Bitlis, nedenini pek açıklayamasam da, çok sevdiğim bir şehir. Belki orada karşılaştığım samimiyetten dolayıdır. Şehir, büyük bir vadide, nehir adını pek de haketmeyen bir nehir boyunca kurulmuş. Oranın eski bir yer olduğunu hissediyorsunuz, bazı binalar da bunu kanıtlıyor.
Bazı eski resimlerin kalitesi için özür diliyorum. Koyu gölgelerde, ışık çok keskindi ve favori filmim Kodachrome bu koşullarda genelde iyi çalışmıyor. Ayrıca poz hataları da yaptım. Bütün bunları yapabileceğim en iyi şekilde düzeltmeye çalıştım. Eylül 2005’te Bitlis’i yine ziyaret ettim. Yeni cihazlarım ve daha çok zamanım vardı; böylece birçok yeni resim çektim.

Türkçe çeviri: Melek Emir. Katkılarından dolayı teşekkür ederim.